4 Kasım 2013 Pazartesi

Asrın Projesi mi Asrın Hüsranı mı?

Asrın projesi olarak lanse edilen Marmaray, 29 Ekim'de hizmete açıldı. Açıldığı gibi de spekülasyonları, tartışmaları ve kavgaları beraberinde getirdi. Çünkü tüneldeki metro sistemi daha ilk gün arızalandı ve insanlar tünelin içinden yürüyerek bir sonraki istasyona yürümek zorunda kaldı. Bu da yetmedi, insanlar Sirkeci'de inmek isterken kıta değiştirip Üsküdar'da inmek zorunda kaldılar. Çünkü metro Sirkeci'de durmayıp transit geçiş yaptı.



Peki asıl sıkıntı neydi? Proje mi yetersizdi? Yoksa kullanılan materyaller mi? Bunu anlamak için biraz geri gitmek gerekiyor.

İki yakayı birbirine bağlayacak ve denizin altından geçiş sağlayacak bir tünel projesi daha Osmanlı zamanında ortaya çıkmıştı. Sultan Abdülmecid tarafından dile getirilen ve Sultan Abdülhamit tarafından 1902 yılında Amerikalı mühendislere projelendirme çalışmaları yapılan proje, 1980'li yıllarda tekrar gündeme gelmiştir. 1987 yılında ilk fizibilite etüdü yapılan tünelin proje aşaması 1998 yılında tamamlandı.

İşte burada hikayenin asıl kısmı başlıyor. Yüzyıllardan beri fizibilitesi, projesi ve tüm detayları yapılan, geriye sadece kaba tabirle "Amelelik" işlerin kaldığı projeyi AKP hükumeti bir yenilik gibi sunup "Asrın Projesi" diye lanse etti.

İnşa aşamasında boğazın dibinden çıkan antik kalıntıları "Çöp" olarak niteleyen ve "Yok tarihi eser, yok şu yok bu, işimizi yavaşlattılar" diyen başbakan, o tarihten sonra o "Çöp"lerin toplanmasına izin vermedi ve belki de bir tarih beton yığınının altında yok oldu gitti.

Gelelim bugüne. Tüm projenin bitmesine 2 yıl varken neden acelece açıldı bu tünel? Neden 29 Ekim tarih olarak belirlendi ve daha güvenlik testleri yapılmamışken insanların hayatı hiçe sayılıp bindirildi? Neden ilk 15 gün ücretsiz olarak kobay yapıldı insanlar? Nedenini bulmak o kadar da zor değil.

Yerel seçimlere pek vaktimiz kalmadı.


Grafik çalışma: Bjurynbũrddan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder