18 Mart 2013 Pazartesi

Kendime Ait Bir Mutfak

Mutfakta vakit geçirmek, yapmaktan en çok zevk aldığım eylemlerin başında geliyor. Bunun için illa ki yemek pişirmek ya da yemek zorunda değilim. Mutfakta "durmak", bulunmak, oturmak, camdan dışarı bakıp dünyanın seyrine dalmak bana büyük keyif veriyor. Gazetelere göz atacağım ya da kitap okuyacağım zaman bunu, salonda ya da çalışma odasında yapmak yerine mutfağın sıcak atmosferinde gerçekleştirmeyi tercih ediyorum. Sevgili mutfakceğizim de gördüğü ilgiden memnun bir şekilde ses etmiyor ama içten içe kıkırdamalarını duyabiliyorum.




Hazır yaz mevsimi de kapıdayken, şöyle mutfağın balkona çıkan kapısını açıp, geçiş yapan mevsimlere selam etmenin vaktidir. Birkaç gündür kar soğuklarını yaşasak da kabul edelim, artık kışı geride bırakıp ilkbahara kucak açmanın zamanı geldi. Bereketli mutfaklar için de ilkbahar dokunuşlarından faydalanmakta yarar var. Mutfak tezgahına ya da masanın üzerine koyacağınız mor sümbüller, hem hareket hem de bereket getirecektir evinize. Perdeleri bir kenara çekip, pencereden gelen ışığın tüm ışıltısı ile mekanı doldurmasına izin vermek ise, sadece mutfağa değil evinize yapacağınız en faydalı iyilik olacaktır.




Mutfak severler, evde olmanın verdiği huzuru hiçbir şeye değişmeyenler... Şimdi canlanma zamanı! Baharın tapılası etkisini mutfaklara yansıtmak için yüksek rakamlı bütçelere de gerek yok. Alacağınız bir buket çiçek, yeni bir kupa, çiçekli porselen bir demlik sadece mutfağınızın değil sizin de yaşam enerjinizi artıracak.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder